Romanya Gezilecek Yerleri ve Romanya’da Yaşam Şartları

Orta Avrupa‘nın güneydoğu kesiminde yer alır. Kuzeybatıda Macaristan, güneybatıda Sırbistan, güneyde Bulgaristan, güneydoğuda Karadeniz, ayrıca doğu ve kuzeyde Ukrayna ve güneydoğuda Moldova Cumhuriyeti ile komşudur. Romanya, Polonya’dan sonra bölgedeki en büyük ikinci ülkedir. Ülkenin doğuda tarafında Karadeniz’e kıyısı vardır. Romanya adı, “Roma İmparatorluğu vatandaşı” anlamına gelen Latince “Romanus” kelimesinden gelmektedir. Uygun fiyatlı yurt dışı tatili denildiğinde akla ilk gelen ülkeler arasındadır.

Romanya’nın Başkenti

Başkenti Bükreş’tir. Geniş, ağaçlıklı bulvarları, görkemli binaları ve (1900’lerde “Küçük Paris” lakabıyla anılmıştır) yüksek yaşamıyla tanınan, Romanya’nın en büyük şehridir. Ayrıca başkent Bükreş, bugün hareketli bir metropoldür. Rumen efsanesine göre, şehir Dambovita Nehri kıyısında, “neşe” anlamına gelen Bucur adlı bir çoban tarafından kurulmuştur. Çaldığı flütle insanların gözlerini kamaştırması ve yakındaki üzüm bağlarından gelen nefis şarabı nedeniyle, yerel tüccarlar şehre bu çobanın adını verir.

Yolunuz Romanya’ya düşerse Bükreş, ülkeyi keşfetmek için harika bir başlangıç ​​noktasıdır. Şehrin gürültüsünden uzakta, Romanya’nın farklı bir yanını keşfedersiniz başkentte. Romanya sadece Bükreş için bile, görülmesi gereken bir ülkedir. Zira başkent Bükreş müzeleri, park ve bahçeleri, doğal ve kültürel zenginlikleriyle aklınızı başınızdan alabilir. Bükreş’te geleneksel Rumen kültürü ve el sanatları örnekleri meşhurdur. Antikacılar, yerel pazarlar ve avmlerden kıyafet, el sanatları ve hediyelik eşyalar almanız mümkündür.

Romanya’da Devlet Yönetimi

Hükümet başkanı – başbakan ve devlet başkanı – cumhurbaşkanı olan yarı başkanlık sistemine sahip bir cumhuriyettir. Yürütme işlevleri hem hükümet hem de cumhurbaşkanı tarafından gerçekleştirilir. Ülke 41 ilçeye ve Bükreş belediyesine bölünmüştür. Her ilçe, yerel işlerden sorumlu bir il meclisi ve ilçe düzeyinde ulusal işleri yönetmekten sorumlu bir vali tarafından yönetilmektedir.

Romanya’nın Şehirleri

Başkent Bükreş dışında Romanya’da gezilecek yerler bir hayli fazladır. Bu şehirler: Alba lulia, Arad, Baia Kısrak, Braşov, Braila, Kaloş-Napoca, Köstence, Craiova, Deva, Galati, Iasi, Oradea, Satu Kısrak, Sibiu, Sighisoara, Suceava, Timisoara, Targu Jiu, Targu Mures, Tulcea’ dır. Romanya’nın  şehirlerinden birkaç tanesine değinelim:

Tulcea: Roma gibi yedi tepe üzerine kurulmuş olan Tulcea şehri, antik çağlardan beri önemli bir liman olmuştur. Şehirde öne çıkan yerlerden bazıları St. Nicholas Kilisesi (1865), Azzizie Camii (1924), Tuna Deltası Tarih Müzesi, Sanat Müzesi ve Tarih ve Arkeoloji Müzesi’dir. Yıllar boyunca yerel Lipovani Rus ve Türk azınlıklarının şehrin çok etnikli kültürünün oluşumuna etkisi büyüktür.

Köstence- Constanta: Romanya’nın üçüncü büyük şehri olan Köstence, günümüzde arkeolojik hazineleri ve Eski Kent‘in mimarisiyle keşfedilmeye değer, önemli bir kültürel ve ekonomik merkezdir. Tarihi anıtları, antik kalıntıları, büyük kumarhanesi, müzeleri ve mağazaları ve sahil beldelerine yakınlığı, onu Karadeniz sahil turizminin odak noktası yapmaktadır.

Romanya’nın Tarihi Bölgeleri

Romanya tarihi bölgeleriyle de adını duyurmuştur. Bu bölgeler: Transilvanya, Banat ve Crisava, Bukovina ve Moldova, Dobruca, Maramures ve Eflak’tır. Tarihi değerleriyle ünlü bu bölgelerden bazılarına kısaca değinelim:

Transilvanya: Avrupa’nın en iyi korunmuş ortaçağ şehirlerinden bazılarına ev sahipliği yapar. Özellikle de Eski Sakson mimarisine sahip Brasov, Arnavut kaldırımlı sokakları ve pastel renkli evleriyle Sibiu görülmeye değer. Transilvanya’yı ziyaret edenler ayrıca Bran Stoker’ın Drakula’sının ilham kaynağı olan Bran Kalesini de görebilirler. Transilvanya’nın Romen, Alman, Macar ve Szekely dahil çok etnikli mirası, halk kıyafetlerinde, mimarisinde, mutfağında, müziğinde ve geleneklerinde nefis bir şekilde görülmektedir.

Moldova

Moldova, konu zengin folklor, doğal güzellik ve şaşırtıcı tarih olduğunda Transilvanya ile rekabet etmektedir. Kuzey Moldova’nın inişli çıkışlı tepelerinde yer alan Bucovina bölgesi, dünyanın en büyük Bizans sanat hazinelerinden birine ev sahipliği yapmaktadır: ‘Boyalı Manastırlar’  aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası listesindedir. Moldova bölgesi Sovyetler Birliği Cumhuriyeti olan Moldova Cumhuriyeti ile karıştırılmamalıdır.

Walachia – Eflak

Walachia ya da Eflak adıyla bilinen bölge aynı zamanda başkent Bükreş’i de kapsar. Bölge tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleriyle önemli bir merkezdir. Üstelik üzüm bağları ve şarapçılık açısından da öne çıkmıştır. Feteasca Neagra, Merlot, Pinot Noir ve Cabernet Sauvignon dâhil olmak üzere Romanya’nın en iyi kırmızı şaraplarından bazılarını üretmektedir. Dealu Mare / Valea Calugareasca Üzüm Bağları ve Dragasani Bağları Romanya’yı şaraplarıyla da temsil etmektedir.

Romanya Vize Başvurusu

Romanya topraklarına giriş vizesi, Türkiye’de bulunan konsolosluk birimleri aracılığı ile sağlanmaktadır. Ülkemizde Romanya Devletini temsilen; Romanya Ankara Büyükelçiliği’nin Konsolosluk Bölümü,  Romanya İstanbul Başkonsolosluğu ve Romanya İzmir Başkonsolosluğu mevcuttur.

Romanya vize çeşitleri şu şekildedir:

1. Havaalanı transit vizesi (A sembolü):  Havaalanlarının uluslararası alanına giriş ile esas gidilecek ülkenin uçağına bininceye kadar kalışını sağlayan vizedir.
2. Transit vizesi (B sembolü): 5 Günü geçmemek şartıyla transit geçmek amacıyla, Romanya’ya girişini sağlayan vize türüdür.
3. Kısa süreli oturum vizesi (C sembolü): Yabancılara Romanya topraklarına giriş tarihinden itibaren 6 ay içinde kesintisiz olarak veya birkaç konaklama yaparak, toplam 90 günü aşmayacak şekilde oturum izni veren vizedir.
4. Uzun süreli oturum vizesi (D sembolü): 90 günü geçmeyecek şekilde, Romanya topraklarına giriş ile kalışı sağlayan vizedir.  Bu vize bir takım faaliyetleri kapsar. Bunlar; ekonomik, mesleki, ticari faaliyetler, çalışma, eğitim, aile tamamlaması, tayin, dini faaliyetler, bilimsel araştırma faaliyetleridir. Ayrıca Romen yasalarına karşı gelmeyen diğer faaliyetleri de içermektedir.

* Vize bilgileri İstanbul Romanya Başkonsolosluğu‘nun internet sitesinden alıntılanmıştır.

Romanya Vatandaşlığı

Romanya 2007 yılında Avrupa Birliği’ne dâhil olmuştur. Bu nedenle Romanya vatandaşı olmak, aynı zamanda AB avantajlarına sahip olmak demektir. Romanya’ya vatandaş olarak kabul edilmek için bir dizi resmi evrak hazırlanması gerekmektedir. Ayrıca Türk vatandaşlarından, dedeleri günümüz Romanya topraklarında doğmuş olanlar için bir takım kolaylaştırıcı unsurlar mevcuttur. Yine aile büyüklerinden 1913 ve 1940 arasında Güney Dobruca bölgesinde doğan Türkler için, bazı kolaylaştırıcı unsurlar mevcuttur. Romanya vatandaşlığı hakkında güncel ve güvenilir bir bilgi edinmek için resmi kanallara başvurmak gerekmektedir.

Romanya’da Yaşam

Romanya nüfusunun %55’inden fazlası kentsel alanlarda yaşarken, Romenlerin %45’inin ana ikametgâhı kırsal alanlardır. Ülkede genel olarak Romence konuşulmaktadır. Ancak Etnik azınlıklar (Macarca ve Almanca) okulda ve sivil yönetimde kendi dillerini kullanırlar. Romanya’da okuryazarlık oranı %98‘dir. Kasaba ve şehirlerde yaşayan Romenlerin çoğu İngilizce, Fransızca veya Almanca iletişim kurabilmektedir. Daha küçük köylerde sadece genç insanlar ve çocuklar genellikle yabancı dil konuşur. Romenlerin yaklaşık %80’i bir yabancı dil, %25’i en az iki ve daha fazla yabancı dil konuşur. Romanya’da 100’den fazla üniversite vardır.

Romanya’nın Kültürü

Romanya, aynı zamanda Frankofoni‘nin bir üyesidir. Frankofoni, Fransız dili ve kültürüyle özel ilişkisi olan bir hükümetler örgütüdür. Romen dili günümüzde 25 milyondan fazla insan tarafından konuşulmaktadır. Rumenlerin çoğu Hristiyan Ortodoks inancına sahiptir. Ayrıca Katolik ve Yahudilik de diğer inançlardır. Halen ayakta kalan en eski kilise olan Densus Kilisesi (Aziz Nicholas) 600’lü yıllarda Transilvanya’da bulunur. Romanya’daki ana etnik gruplar: Rumen %84, Macar %6.1, Çingene %3.1’dir. Geri kalan etnik dağılımı Alman, Ukrayna, Ermeni, Hırvat, Sırp ve Türkler oluşturur.

Romenler doğaları gereği eğlenceli, sevecen ve misafirperverdir. Üstelik Romanya dünyada spor ve sanat alanlarındaki ünlü isimlerle de tanınmaktadır. Ünlü jimnastikçi Nadia Comaneci, yazar Eugen Ionesco, pan flüt virtüözü Gheorghe Zamfir ve müzisyen George Enescu. Romanya’yı dünyaya tanıtan isimlerden bazılarıdır.

Romanya’da Gezilecek Yerler

Gezginler için pek çok seçenek sunmaktadır. İster kültür ve eğlence, ister doğal ve tarih amacıyla olsun fazlasıyla alternatif bulunmaktadır. Öncelikle kültür ağırlıklı bir gezi planlıyorsanız Haziran ayından Aralık ayına kadar çeşitli festivaller olduğunu belirtelim. Bu festivaller başkent Bükreş’ten, tarihi bölgelere kadar yayılmakta. Romanya’nın tarihi şato ve kırsal yaşamı hala tüm canlılığıyla yaşıyor. Ayrıca Transilvanya yöresi sadece şatolarıyla değil, üzüm bağları ve şaraplarıyla da çok ünlü. Bölgede ziyaret etmek için pek çok şaraphane var.

Ünlü tarihçi Herodot’un ‘Avrupa Nehirlerinin Kralı’ adını verdiği Tuna Nehri gezileri de başlı başına bir tur içeriği. Ayrıca kaleler, ortaçağ kasabaları, manastırlar, Karpat Dağları da doğa ve tarih içerikli bir destinasyon seçeneği sunuyor. Bunun dışında ülke başta Bükreş olmak üzere, müze, performans sanatları, yerel lezzetler açısından da son derece zengin. Zafer Takı, Çişmigui Bahçeleri, Parlemento Binası, Conroceni Sarayı Bükreş’te özellikle görmeniz gereken yerlerdir.

Romanya’da Gece Hayatı

Başkenti Bükreş Avrupa’daki önemli eğlence mekânlarına sahiptir. Başkentteki Smardan ve Kiseleff Caddesi’ndeki mekânlarda eğlence ve dansa doymak mümkün. Bükreş renkli gece kulüpleri ve kumarhaneleriyle ziyaretçilerini mutlu etmektedir.

Romanya’ya Hangi Mevsimde Gidilir?

Romanya, dört ayrı mevsimin hüküm sürdüğü bir iklime sahiptir. Ayrıca ülkenin değişik bölgeleri arasında önemli bölgesel iklim farklılıkları vardır. En sıcak ay Temmuz, en soğuk ay ise Ocak ayıdır. Genel olarak yaz mevsimi sıcak geçer.

Romanya hava durumu genellikle şöyledir: Kış mevsiminde Aralık ayından Mart ayı ortasına kadar kar yağışı meydana gelir. İlkbahar ve sonbahar, sabah ve akşam saatlerinde serin olsa da gün ortasını ılık bir havayla geçirmektedir. Şu halde Romanya ziyareti için yazın çok sıcaktan, kışın da soğuktan kaçınıyorsanız, mevsim geçişleri ya da ilkbahar – sonbahar mevsimleri uygun görünmektedir.