Konu Başlıkları
Dünya’nın en ilginç yerleri, bu başlık hiç kuşkusuz insanın meraklı yapısını ve keşfetmeye duyduğu heyecanı ifade etmektedir. İnsan kimi zaman keşfetme güdüsü, kimi zaman da adrenalin tutkusu ile maceradan maceraya atılır. Öyle ki bu tutku bazen gökyüzüne uzanan bir manastırın, bazense yeryüzünün en derin noktasının peşinde kendini gösterir. Üzerinde yaşadığımız güzel gezegen ise insanın keşfetmeye duyduğu açlığı besleyecek şeyler sunmaya devam etmektedir. İnsan uzayın sınırlarında gezedursun, yeryüzü denen bu cennette hala keşfedilmeyi bekleyen şeyler var. Hayal gücünün sınırlarını zorlayan keşiflerin izinde, ‘Dünya’nın En İlginç Yerleri’ yazımız okumanız için sizi bekliyor. Seyahatiniz boyunca dünyanın en büyük online araç kiralama şirketi Rentalcars, size eşlik edecek.
Benekli Göl (The Spotted Lake)
Dünya’nın en ilginç yerleri yazımızın ilk durağı, Kanada’daki Benekli Göl. Kanada’nın güneyinde yer alan bu su harikası, gerçekten çok ilginç. Yüzeyinde 365 adet çember olan bu gölün, yeryüzünde en çok mineral içeren gölet olduğu biliniyor. Diğer pek çok mineralin yanı sıra, magnezyum, kalsiyum, sodyum sülfat açısından oldukça zengin. Ayrıca küçük miktarlarda titanyum ve gümüş de içeriyor. Bu göldeki tuzların 1. Dünya Savaşı’nda patlayıcı yapımında kullanıldığına dair söylentiler de var. Yazın beyaz, sarı ve yeşil renge bürünen Benekli Göl, eşsiz bir manzara sunuyor. Üstelik Kızılderililerin şifa bulduğu, bu nedenle de kutsal saydığı doğal bir güzellik.
Dev Geçidi, (Giant’s Causeway)
Sırada Kuzey İrlanda’da yer alan çok ilginç doğal bir oluşum var. 50 ila 60 milyon yıl önce, Paleojen Dönemi’nde meydana gelen bu oluşumun adı Dev Geçidi. Bu adı yerel bir efsaneden almakta. Bu efsaneye göre, geometrik şekiller öyle düzgün ki, ancak bir dev tarafından yaratıldığı düşünülmekte. Oysa bilimsel açıklamasına göre; Lav akıntıları denizle temas etmesi sonucunda hızla soğuyor. Bu sırada sıkışan lavlar, altıgen şeklindeki bazalt sütunları oluşturuyor. İlk olarak 1693’te belgelenen oluşum, jeologlar tarafından yoğun bir şekilde incelenmiş. Üstelik Dev Geçidi uçurumlu deniz kıyıları, bataklıkları ve otlakları ile yaklaşık 50 kuş türüne ve 200’den fazla bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bu doğal oluşum 1986 Yılında Unesco Dünya Mirası korumasına alınmıştır.
Thor’un Kuyusu (Thor’s Well)
Thor’un Kuyusu, bir deniz mağarasının çökmesinden sonra denizde oluşan dairesel bir deliktir. ABD’nin Oregon Eyaleti’nde Pasifik Sahili’nde yer alır. Aynı zamanda ”Pasifik’in boşaltma borusu” ve “Hell to Gate” gibi birçok lakabı vardır. Çünkü gelgit sırasında, dalgalar deliğin altına girer ve tabandan dolarcasına bir görüntü ortaya çıkar. Sonrasında su fıskiye gibi tepeden dışarı fışkırır. Dalgalar azaldıkça, delik boşalır ve deniz tekrar dipsiz bir deliğe doğru süzülür. Bu döngü durmaksızın devam ederek, kendine hayran bırakmaktadır.
Pamukkale Travertenleri
Sırada ülkemizin eşsiz güzelliklerinden biri olan Pamukkale Travertenleri var. Denizli’ye 18 km. mesafedeki Pamukkale, kaplıca suyunun çökeltilmesiyle oluşmuş, tortullu bir kayaç türü olan travertenlerden meydana gelmiştir. Pamukkale’de kar beyazı sarkıtlar güneşte parlarken, şifalı termal sularla kaplı sığ havuzlar ise parlak mavi gökyüzünü yansıtır. Travertenlerin görsel zenginliğin yanı sıra pek çok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Kalp rahatsızlıkları, romatizma, sindirim, solunum, dolaşım ve deri rahatsızlıkları bunlardan bazılarıdır. Ayrıca Hierapolis Antik Kenti’nin de yer aldığı bölge, 1988’den beri Unesco Dünya Mirası listesindedir.
Hillier Gölü
1802 yılında Batı Avustralya’nın Recherche takımadalarının en büyüğünde keşfedilir. Şeker pembesi rengiyle adeta fantastik bir filmden çıkmış gibi duran göl, görenleri şaşırtmaktadır. Göl yıl boyunca rengini korur. Bilim insanlarına göre gölün rengi iki farklı türdeki bakteriden kaynaklanır. Gölün çevresi kısa bir kumsalla, okaliptüs ve Hint Defnesi ormanlarıyla kaplıdır. Üstelik, bu şeker pembe gölün içinde yüzmek de mümkündür.
Badab-e Surt Travertenleri
Yeryüzü birbirinden ilginç doğal oluşumlarıyla insanı hayrete düşürmeye devam ediyor. İran’ın kuzeyinde yer alan Badab-e Surt Travertenleri de bunlardan biri. Travertenler, binlerce yıl boyunca akan sudaki kalsiyumun birikmesiyle meydana gelmiş. Terasların sıra dışı rengi, travertenin kaynaklarından birinde bulunan yüksek demir oksit içeriğine bağlı olarak oluşmakta. Üstelik güneşin doğuşunda ve batışındaki renk oyunları Badab-e Surt Travertenlerini görülmeye değer yapıyor.
Tianzi Dağları
Çin’in Hunan Eyaleti’nde yer alan Tianzi Dağları alışılmadık görkemiyle dünyadaki en ilginç yerlerden biri olmayı başarıyor. Dağlar tortul kaya erozyonunun bir ürünü. Milyonlarca yıl boyunca kumsal kaynakların, rüzgarın ve suyun aşındırmasıyla meydana gelmiş. Kuleye benzeyen gür yeşilliklerle kaplı çıkıntılar, çoğu zaman sisle kaplı. Ancak yine de Huangshi Köyü’ndeki bir teleferik sayesinde, dağa ulaşmak mümkün. Böylece nefes kesen manzaralar seyredilebiliyor. Dünyanın öbür ucu Çin’e Qatar Airways ile seyahat etmek mümkün.
Nazca Çizgileri
Peru’nun güneyindeki Nazca Çölü’nde yer alan bu gizemli çizgiler, sırrını hala koruyor. İlki 1926 yılında keşfedilen Nazca çizgilerinin nasıl ve ne zaman çizildiği tam olarak bilinmiyor. Ancak 12. Yüzyılda yaşamış olan İnka medeniyetinden eski oldukları kesin bir bilgi. Çizgilerin kimi hayvan kimi bitki kimisi de geometrik desenlerde. Şekillerin bu kadar uzun yıllardır dayanmasının nedeni ise çizilen zeminin sert ve gri renkli çakıllarla kaplı olmasıdır. Bazı araştırmacılar gök bilimi ya da takvim hesaplaması, bazıları da doğa ayinleri için yapıldığını öne sürmektedir. Nazca çizgileri ancak gökyüzünden bakınca net olarak anlaşılabiliyor.
Sokotra Adası
Dünya’nın en ilginç yerleri listemizde üstelik yine Unesco Dünya Mirası listesinden bir güzellik var. Sokotra Adası, Hint Okyanus’u üzerinde, Yemen’e bağlı dört adacıktan oluşmuş bir doğa harikası. Adayı ilginç kılan şey, tropikal çöl ve step ikliminin oluşturduğu atmosferinin neden olduğu oluşumlar. Sokotra adasının coğrafi olarak korunmuş olması, şiddetli sıcağı ve kuraklığı birleştirerek benzersiz bir endemik bitki örtüsü yaratmış. Adanın barındırdığı 800’den fazla bitki türünün üçte birinden fazlası yalnızca Sokotra’ya özgü. En sıra dışı iki bitkisi ise Ejder Kanı Ağacı (Dracaena Cinnabari) ve Dorstenia Gigas bitkisidir.
Çöldeki El, Mano El Desierto
Sırada dünyanın en kurak ve sıcak çölü olan Atacama var. Şili’nin 60 km güneyinde yer alan Atacama Çölü’nün bu kadar ilgi çekmesinin bir nedeni, çöldeki sanat eseri. Dünyanın en görkemli heykellerinden olan Mano Del Desierto, Şili’li heykeltraş Mario Irarrazabelin bir eseridir. Sanatçı 12 metre boyu ile gökyüzüne uzanan bu dev el heykelini, insanlığın trajik gerçeğini anlatmak için tasarlamış. Çölün uçsuz bucaksız büyüklüğü içinde var olan hüzünlü Mano del Desierto, ulaşımın güçlüğüne karşın yılın nereddeyse her günü turist akınına uğruyor. Bu başyapıt Atacama Çölü’nün ortasında, adeta insanın doğa karşısındaki savunmasızlığını simgeliyor. Notre Dame Üniversitesi’nde felsefe ve sanat eğitimi alan Mario Irarrazabal, eseriyle insanın yalnızlığını ve kırılganlığını etkileyici bir biçimde ortaya koyuyor. Çöldeki El’i görmek için Şili’ye Emirates Airlines ile uçmanız yeterli.
Bohol Adası’nın Çikolata Tepeleri
Yeryüzü adeta sabırlı bir anne gibi. Bazen binlerce hatta milyonlarca yıl süren öyle ilginç oluşumlar doğuruyor ki, insanın bu dünyada olduğuna inanası gelmiyor. Tıpkı Filipinler’de yer alan Çikolata Tepeleri gibi. Çikolata Tepeleri, sayıları 1.260 ile 1.770 arasında olduğu var sayılan, koni şeklindeki tepeciklerdir. Üstelik her biri 50 km2’den fazla yer kaplayan bu tepeler, yemyeşil otlarla kaplıdır. Ancak kurak mevsimde otların rengi kahverengiye dönüşür ve birer çikolatayı andırır.
Red Beach
Çin, Dünya’daki en ilginç yerler listesinde hayal ötesi bir plajla yer alıyor. Çin’in Panjin şehrindeki bu plaj diğerlerinden rengiyle ayrılıyor. Kırmızı renkli bu plaj gerçekte kumla değil, bir tür deniz otuyla kaplı. Tuzlu ve alkali topraklarda yayılan Suaeda Salsa bitkisi, nisan mayıs aylarında yeşeriyor. Yaz boyunca yeşil kalan bitki, sonbaharda canlı kırmızı bir renk alıyor. Ayrıca barındırdığı eko sistemle pek çok canlının da yuvasıdır. Koruma altında olan bölgenin küçük bir bölümü turistlerin ziyaretine açıktır.
Kavanoz Ovası
İnsanlık tarihi de en az yeryüzü kadar ilginç, şaşırtıcı ve gizemlidir. Güney Asya ülkelerinden olan Laos’taki taş kavanozlar tam da insanın bu gizemi üzerine düşündürten cinsten. Yükseklikleri 1 ila 1.5 metre arasında değişen, kil ve taştan oluşan yüzlerce kavanoz, 1960’lardan sonra gün yüzüne çıkarılmış. Bir düşünceye göre bu dev kavanozlar Demir Çağı’nda cenaze töreni sırasında kullanılmış. Bir başka düşünce ise kavanozların şarap ve pirinç saklamak amacıyla yapıldığını öne sürüyor. Her ne amaçla yapılmış olursa olsun, en büyüğü 6 ton ağırlığındaki taş kavanozlar şaşırtmaya ve gizemini korumaya devam ediyor.
Glass Beach
İnsan kaynaklı çevre kirliliği gezegeni tehdit ededursun, Amerika Kaliforniya’daki bir plaj atıklar yüzünden bambaşka bir dönüşüme uğramış durumda. Deniz Camı Plajı, çevre sakinlerinin yıllarca plaja bıraktıkları çöplerin bir sonucu olarak meydana geldi. Zamanla dalgalar cam atıkları parçalara ayırdı ve ışıltılı bir plaja dönüştürdü. Üstelik atıklar nedeniyle oluşan bu plaj, şimdi tehlike altında. Turist akınına uğrayan plajdan herhangi bir parça almak ise yasak.
Ayrıca ‘Vizesiz Gidilen Ülkeler‘ yazısı için tıklayınız.
Sorumluluk Reddi: Bu içerikte yer alan araç kiralama Rentalcars.com ve uçak bileti Emiratesairline ile dolaylı bağlantılarla işbirliği yapılarak Kiralama ve Satın Alma yönlendirmeleri yapılmıştır. Doğabilecek sorunlardan Kampbros Medya ve Prodüksiyon Ltd. Şti. sorumlu tutulamaz.
